Şeyh Mustafa Kutbu’l Arifin

tarafından
764
Şeyh Mustafa Kutbu’l Arifin

 

Elazığ – Palu ilçeye 30 km. mesafede bulunan ve eski ismi Seraçur olan Güllüce köyünde, köy camii içerisinde yer alır.

Şeyh Mustafa Kutbu’l Arifin’in türbesi, ilçeye 30 km. mesafede bulunan ve eski ismi Seraçur olan Güllüce köyünde, köy camii içerisinde yer alır. Cami içersinde köşeden açılan bir kapıyla girilen bölmede, türbe bulunmaktadır. Burada Şeyh Mustafa Kutbu’l Arifin’le beraber oğulları Şeyh Abdullah ve Şeyh İbrahim’le beraber eşi Medine Hanım’ın mezarı da yer almaktadır. Cami bahçesinde camiye bitişik bir türbegah bölümü daha bulunmaktadır. Burada ise Şeyh İsbat, Şeyh Muhammed ve Şeyh Kasım’ın türbeleri yer alır.

Türbesinde yer alan kitâbeye göre, Bağdat’tan bu yöreye gelmiş, IV. Murat döneminde yaşamıştır. IV. Murat Bağdat seferine giderken kendisi ile görüşmüş ve kendisinden bilgi almıştır. Yine aynı padişah döneminde kendisine on üç köy vakfedilmiştir. Vahseysal Şehan mevkiinde kervansaray ve imarethanesi bulunmaktadır. Şeyh Mustafa Kutub vefatına kadar halkın manevi irşadı ile meşgul olmuştur. Rivayete göre IV. Murat sefere çıkarken bu bölgeden geçtiğinde Şeyh Mustafa’dan dua ister. O da IV. Murat ve ordusuna duada bulunur. IV. Murat başarılı olunca mükâfat olarak cami ve külliyesini inşa ettirir. Kutbu’l Arifin Şeyh Mustafa 1637 yılında vefat etmiştir.

İlginizi Çekebilir  Ümitçe Sultan

Oğullarından Şeyh İsbat’ın kerametini yöre halkı zahiren gördükleri için onu “İsbat” ismiyle anmışlardır. Şeyh İsbat ile ilgili ise şöyle bir menkıbe anlatılır. Rivayete göre, Şeyh İsbat’ın şeyhliğini sınamak açısından namazını kıldırması için tabutun içinde mukallid birini getirirler. Bunun üzerine Şeyh İsbat kendilerine “Ben ölüyemi namaz kıldırayım diriye mi?” diye sorar. Çevresindekiler onun bu sorusu karşısında alay edip gülerler. Fakat tabutu açtıklarında adamın öldüğünü görürler. Bunun üzerine onun kerâmet ehli bir zat
olduğunu anlayıp kendisinden af dilerler.

Yine rivayete göre, Şeyh İsbat’ın suyun üzerinde namaz kılması şeklinde kerameti olduğu da rivayet edilir.. Türbe haftanın bütün günleri ziyaret edilmektedir. Ziyarete bedensel ve ruhsal dengesi bozuk olanlar, vücudunun herhangi bir yerinde ağrısı bulunanlar, felçli hastalar, sinir hastaları çoğunlukta olmakla beraber her türlü hastalık, niyet, amaç ve maksatlar doğrultusunda gelinmektedir. Amaç ve maksatlarına ulaşan ziyaretçiler daha sonra tekrar buraya gelmekte, şükür amacıyla kurban kesip tasadduk etmektedir. Ayrıca ziyarete gelenler tübenin içerisine gelen ziyaretçilerin şifa amacıyla yemeleri için, şeker, ekmek vb.gıdalar bırakmaktadırlar.