Hayreddin Halil Bin Kasım

tarafından
84
Hayreddin Halil Bin Kasım

KASTAMONU – KÜRE 

Ailesi Cengiz’in istilası sebebiyle Anadolu’ya gelmiş ve Kastamonu’ya yerleşmiş olan Fatih zamanı Osmanlı alimlerinden Hayreddin Halil bin Kasım, Taşköprü medresesine müderris tayin edilince, bu aileye bundan sonra Taşköprülüzade ailesi denir. Hayreddin Halil’in doğum yeri ve tarihi kaynaklarda bildirilmemektedir. 1475 senesinde Kastamonu’nun Küre kasabasında vefat eden Hayreddin Halil Efendi, Hızır Efendi’nin yaptırmış olduğu caminin avlusuna defnedilir.

Hayreddin Halil önce memleketinde ilim öğrenmeye başlar. Daha sonra Bursa’ya giderek bir müddet Molla İbn Beşir’den ilim tahsil eder. Bursa’dan Edirne’ye geçer. Burada Molla Hüsrev’in kardeşinden ilim öğrenir. Fahreddin Acemi’den tefsir ve hadis ilimlerini tahsil ederek Edirne’den Bursa’ya döner. Sultaniyye Medresesi müderrisi olan Şemseddin Fenari’nin oğlu Yusuf Bali’den de bir miktar ders alır. Daha sonra Molla Muhammed Yegan’ın yanına giderek bu zatın sohbetlerinde ve hizmetinde bulunur. Burada fazileti, güzel ahlakı ve ilmi ile meşhur olur.

İlginizi Çekebilir  Karacaahmet Yatırı

Candaroğlu İsmail Bey Molla Yegan’dan Taşköprü’deki Muzafferüddin Medresesi’ne bir talebesini müderris olarak göndermesini isteyince, o da Molla Hayreddin Halil’i bu iş için görevlendirir. İsmail Bey Molla Halil’e günde 30 akçe maaş tahsis eder. Ayrıca Küre’de çıkarılan bakır madeninden de 50 akçelik tahsisat ayırır. Hayreddin Halil, burada bir müddet rahat ve huzur içinde talebe yetiştirir, fakat Fatih Candaroğulları Beyliğini topraklarına katınca, Küre’de kendisine tahsis edilen 50 akçe kesilir. Fatih İstanbul’da Sahn-ı Seman medreselerini yaptırınca, Hayreddin Halil’i bir tavsiye üzerine bu medreselerden birine müderris olarak tayin eder. Fakat o bu vazifeyi kabul etmez.

Fatih de Hayreddin Halil’i Taşköprüdeki Muzafferüddin Medresesi’ndeki görevinden azleder. Bundan maksadı, Molla Halil’e İstanbul’da Sahn-ı Seman Medresesi’nin müderrisliğini kabul ettirmektir. Maddi bakımdan sıkıntıya düşmesine rağmen, o vazife istemez. Taşköprü ileri gelenleri Molla Halil’in sıkıntıdan dolayı İstanbul’a gitmek için yola çıkamadığını zannederek kendi aralarında on bin akçe toplayıp getirirler. ‘Bununla yol ihtiyacını giderirsin’, demek isterler. Fakat o, bunların hiçbirini kabul etmez. ‚Bana Allah u tealadan başkasından bir şey istemek uygun değildir‛, der Daha sonra Küre kasabası halkı Taşköprü’ye gelerek bir hayli yalvardıktan sonra Hayreddin Halil’i kasabalarına götürürler. O artık burada her Cuma günü vaaz ve nasihat eder ve insanlara, Allah u tealanın dinini öğretir. Vefat ettiği zaman, cenazesi, vaaz ettiği caminin avlusuna defnedilir.

İlginizi Çekebilir  Pirebi Sultan

Molla Hayreddin Halil, muhtemelen 1430 -1470 arasında olmak üzere kırk sene Taşköprü’de Muzafferiyye Medresesi’nde müderrislik yapmıştır. Belagat, usul, tefsir, hadis ve fıkıh ilimlerinde büyük bir alimdir. İslamiyet’e çok bağlı ve vera sahibi bir zattır. Temiz kalpli olup temiz giyindiğinden, faydasız işlerden, gıybetten, dedikodudan ve boş sözlerden uzak durduğundan bahsedilir. Onun mescidde devamlı Kur’an-ı Kerim okuduğu, nafile namaz kıldığı ve her zaman oruçlu bulunduğu anlatılır.

Kaynak ; Kastamonu Evliyaları , Abdülhalim Durma