Ashab-ı Kehf – Kahramanmaraş – Afşin

Kahramanmaraş  – Ashab-ı Kehf mağarası, Afşin kazasının kuzey batısında altı km mesafede vadiden bir hayli yüksekte sarp bir yamaçta bulunmaktadır. Mağara kısmı, kutsal mağara ve onun önündeki ibadet yeri olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Mağaranın batı yönündeki şekilsiz uç tarafında bir pınar vardır. Halk arasında bu …

Salman-ı Pak Türbesi

Kahramanmaraş – Pazarcık’da – İlçeye 10 km uzaklıktaki Salman-ı Pak köyünde Türbenin inşa kitabesi olmadığı için yapım yılını bilemiyoruz. Fakat XVll. yüzyılda yaşadığı kabul edilen ünlü halk şairi Karacaoğlan bir dörtlüğünde: Maraş illerine giden kervancı Selam söyle bizim ile obaya Eğlen Allah ‘ı seversen seyrancı …

Mehmet Ağa Türbesi

Kahramanmaraş – Elbistan – İlçeye 20 km uzaklıkta bulunan Büyük Yapalak kasabası mezarlığında. “Kubbe” ismiyle bilinen türbenin inşa kitabesi büyük ölçüde tahrip edildiği için, yapım yılını tespit etmemiz mümkün olmadı. Kitabeden sadece, türbenin “Yapalaklı Haydar’in oğlu Mehmet Ağa” için yapıldığını öğreniyoruz. Büyük Yapalak Kasabası’nda oturan …

Hacı Ahmet Efendi Türbesi

Kahramanmaraş – Elbistan – Kızılcaoba mah türbe sokak Türbe, Nakşibendî Tarikatı şeyhlerinden Hacı Ahmet Efendi adina 1330 H./ 1911-12 M. yılında yaptırılmış ve Hacı Ahmet Efendi’nin tonınlan, Paksoy ailesinin mülkiyetinde bulunmaktadır. Yapının her iki kapısının üst kısmına birer adet inşa kitabesi yerleştirilmiştir. Cümle kapısındaki kitabe Hacı …

Ümmet Baba ( Himmet Baba) Türbesi

Kahramanmaraş – Elbistan – Ceyhan mah Hacı Yakup sokak Ümmet Baba, Alâüddevle Bey zamanında yaşamış bir din âlimi ve hatip olup, kendi adına Elbistan’da inşâ ettirilen cami, zâviye ve medresesinde görev yaptığı, yaşadığı dönemde çok sevilen ve sayılan kişi olduğu anlaşılmaktadır. Elbistan, Maraş, Antep ve …

Yum Baba

Niğde – Altunhisar – İlçeye 30 km uzaklıktaki Uluören köyü mezarlığında Türbe, Dulkadir Beyiliği döneminde inşa edilen Yum Dede Zaviyesi (Mevlevî Dergahı )’nin bünyesinde yer alırken yıkılmış ve mevcut türbe 1985 yılında betonarme olarak yeniden yapılmıştır. Günümüze ulaşmayan ilk türbenin Dulkadir Beyliği veya Osmanlılar zamanında XVI. …

Ali Rıza Emin Sarmuk Türbesi

KAHRAMANMARAŞ – MERKEZ İLÇE – DİVANLI MAH. KATİP ÇELEBİ SOKAK.  İnşa kitabesine göre türbe, 1264 H./1848 M. yılında yapılmıştır. Bugün evler arasına sıkışan türbe dıştan belli olmamaktadır. Yapı, 1970’li yıllarda yıkılarak basit tarzda betonarme olarak yeniden yapılmıştır. Türbe yanındaki evin mülkiyetinde olup türbeye evin içinden …

Hz. Malik Bin Ejder (r.a.)

Şehrin güney tarafında, merkeze 6 km uzaklıkta Aksu Mahallesi

Esas adı Malik Bin Ester olan Malik, Yemen’de Naha adlı bir oymağın beyidir. Bundan dolayı kendisine Naha’ya nisbetle El-Nahai de denilmiştir. El-Eşter ise lakabıdır. Rivayete göre Malik Bin Ejder Hazretleri 636 yılında Bizanslılarla Suriye’de yapılan Yermük Savaşı’nda gözünden yaralanmış bundan dolayı kendisine El Eşter (göz kapakları ters) denilmiştir. Anlaşıldığına göre Malik Bin Ejder, Suriye’den Maraş’a gelerek şehrin şimdiki güney taraflarına karargahını kurmuş ve buradan geçitleri aşarak Bizans topraklanna akınlar yapmış ve büyük kahramanlıklar göstermiştir. Bu sırada yalnız olmadığı da anlaşılan Malik Bin Ejder‘in buraya Meyserete Bin Mesruku’l Abesi ile birliktegeldiği ve muharebe neticesinde burada şehit olduğu da rivayet edilmiştir.

Bir rivayete göre de halife Hz. Ali, Malik Bin Ejder‘i Cizre. Hz. Ebubekr’in oğlu Muhammed’i de Mısır valiliğine atar. Bu atamadan kısa bir süre sonra Muaviye Şam’da halifeliğini ilan eder ve ilk icraat olarak da Mısır valiliğine Amr îbnu’l As’ı atar. Burada kargaşa çıkar ve halk vali ‘Muhammed’e’ karşı ayaklanır. Hz. Ali ayaklanmaları bastırması için Malik Bin Ejder‘i görevlendirir. Görevi kabul eden Malik Bin Ejder Hazretleri, 6.000 kîsilik orduyla Mısır’a doğru yola çıkar. Kalzum adlı yerleşim biriminde bir eve misafir olur ve Muaviye tarafından örgütlenen ev sahibi tarafından şehit edilir. Bunun tabii bir ölüm oldugunu zanneden askerler Malik Bin Ejder‘i Kufe’ye gömmek isterler. Bunun için Kufe’ye gidilmesi gereklidir. Ancak güneyden yol olmadığı için önce Harran’a oradan da Kufe’ye gidilmesi gereklidir. Dolayısıyla Hz. Osman’ın katlinden sorumlu olduğunu iddia eden Muaviye’nin, Malik’in cenazesine hakaret edebileceğini düşünen Malik Bin Ejder‘in oğlu, babasını Filistin ve Şam topraklarına gömülmesini istemez. Onun Hz. Ali’ye bağlılıkları ile bilinen Maraş’a -şu anda bulunduğuyere- gömülmesini ister.

Evliya Çelebi’ye göre Malik Bin Ejder Hazretleri, Hz. Peygamber’in silahşörüdür ve kemerini bizzat Hz. Ali bağlamıştır. Rivayete göre ise Hz. Peygamber, Malik Bin Ejder île Osman Dede’yi Maraş’ın fethine görevlendirir. Her iki sahabe de Maraş’ın dışında bir çeşme başına gelir ve yorgunluktan oracıkta uyuyakalırlar. Uyandıklarında etraflarının düşman askerleri tarafından sarıldığını görür ve savaşmaya başlarlar. Aralarında çetin bir muharebe olur. Bu sırada Osman Dede günümüzde mezarının bulunduğu yerde şehit olur. Malik Bin Ejder ise yaralı halde Kumaşır Gölü’nün olduğu yere kadar ulaşır. O sırada Kumaşır Gölü yoktur. Gölün olduğu yerde Hristiyanlann yasadığı bir köy vardır. Malik Bin Ejder, içmek için köylülerden su ister. Ancak köylüler ona su vermez, aksine onu köylerinde istemez ve üzerine köpeklerini salıverirler. Bu duruma çok üzülen Malik Bin Ejder, kılıcını çeker ve köyün doğusunda yer alan kayaya vurur. Aynı anda kaya birkaç parçaya ayrılır. Bu sırada parçalanan kayaların arasından su kaynamaya başlar, kısa sürede köy sular altında kalır ve bu günkü Kumaşır Gölü oluşur. Bir başka rivayete göre Malik Bin Ejder köylülerden su ister onlarsa bu isteği yerine getirmezler. Bunun üzerine O, yakınlarda bulunan suya “Ak su, Ak su!” diye seslenir ve su kendisine doğru akmaya başlar. O günden sonra nehrin adı “Aksu” kalır. Köyün helak olduğunu gören Malik Bin Ejder hazretleri ise o sırada günümüzde kendi adıyla anılan tepeye çıkar, orada şehit olur ve aynı yere defnedilir.

Şehrin güney tarafında, merkeze 6 km uzaklıkta Aksu Mahallesi. sınırlarında bulunan yapının aslen 1201 yılında yaptırıldığı belirtilir. Kumaşır Gölüne bakan tepede yer alan yapı; Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi tarafından yeniden yapılan merkezi planda küçük mescidi, türbe kısmı ve çevre düzeni ile atıl durumdan kurtarılmış, ziyarete açılmıştır.