Hz. Yuşa (a.s.) – Irak – Bağdat

Irak – Bağdat – Şehy Maruf Kerhi kabristanında

Yuşa peygambere atfedilen anıt mezar, Bağdat tren istasyonunun yakınında Şeyh Maruf mezarlığında bulunmaktadır.

Harun’un büyük oğlu Halife el-Emin’in yönetimi sırasında Dicle nehri taştı ve çok eski bir mezarı ortaya çıkardı. Mezarın kime ait olduğunu belirlemek için Müslüman, Hıristiyan ve Musevilerden oluşan bir komisyon kuruldu. Papazlar bu mezarın Hz. Yuşa peygambere ait olduğunu one sürdüler. Musevilerin Filistin’den ilk çıkışları sırasında mezar Irak’a nakledilmişti. Halife, mezarın çevresine bir türbe yaptırdı.

1880’de Bağdat’ı ziyaret eden Fransız gezgin Denis de Rivoyre, Yuşa defnedilirken yanında Musevi bir din adamı olduğunu ileri sürmektedir. Gerçekte yüzyıllardır Musevi ve Müslümanlar arasında mezarın kime ait olduğu konusunda anlaşmazlıklar yaşanmaktadır. Sonunda Musevi’ler kazanmış ve mezar sinagoga dönüştürülmüştür. Fakat 1885’te Sultan Abdülhamit Müslümanlardan yana olmuş ve mezar cami haline getirilmiştir. Irak’ı İngilizler aldıklarında dini isyanları körüklemesinden korktuklarından camiye dokunmamışlardır.

Bu tarihi eserle ilgili inanılmaz bir gerçek, geceleri bir yılan tarafından korunuyor olmasıdır. Sürüngenler gün içinde toprağın altında serin boşluklarda bulunmaktadırlar. Kış aylarında kış uykusuna yatmaktadırlar. Daha önce koruyan yılanlar öldüğü için başka bir yılan bu görev için eğitilmektedir. Koruma görevlisi kişiler ise uzun süredir bu görevi yapan aynı aileden gelmektedir. Bu ailede mezara yakın olan bahçede yetişen ve ilaç yapımında kullanılan bitkilerle ilgili bilgileri bugüne kadar taşımıştır.

[toggle title=“Kaynaklar load=”hide”]Kaynak
Irak Gezi Rehberi , Ocak Yayınları ,Salih Mert ,2012
[/toggle]

Hz. Zülkifl Pegamber (a.s.) – Irak

Irak – Necef – Kafel’de

Zülkifl (Ezekiel) Peygamber’e atfedilen kabir; Irak’ta Babil ile Necef arasında Hille’den 24 km mesafedeki Kifle köyündedir. Zülkifl Peygamber’in kabri ; Çarşıdan aşağıya inildiğinde yolun sonundadır. Mabed çıkışında 12. yüzyılda yapılan minaresiyle Abbasi cami harabeleri bulunmaktadır. Oyma süslerle ve Kufi hatla süslenen minare halen ayaktadır. Yahudiler tarafından da ziyaret edilen türbe iki odadan oluşmaktadır. Kufe’de yaşamış olan Halife Hz. Ali’nin Zülkifl Peygamber’in mezarı önünde dua ettiği rivayet edilir.

Hz. Yunus Peygamber (a.s.) – Irak

Irak – Musul

Eski Ninova’da, Asurluların tapınağı olan bir yapı; Yunus Peygamber adına ithaf edilerek Deyr Yonan (Yunus Manastırı) haline getirilmiştir. Bu manastır, Hristiyanlar tarafından M. 750 yılında Nebi Yuşa Mezarı; Halife Mu’tezid Billah’ın emri ile (892-901) Nebi Yunus Makberes’ı olarak düzenlenmiştîr. 12. yy. başlarında Selçuklu emirlerinden birisi tarafından makberenin yanına bir mescıdle rîbat ilave edilmiştir. Tuğtekin, ribatı türbeye dönüştürmüş (1108-1113) 767 (1365) de Celaleddin el-Hatenî, kubbeli bir mekan ekleyerek cuma mescidi olarak ibadete açmıştır. Bu tarihten sonra Nebi Yunus Camii adıyla anılan yapı, Timur’un Musul valisi Hüseyin Bey tarafından 821 (1418)’de tamir ettirilerek kubbeleri yenilenmiştir. 997 C1588)’de Canbulad oğullarından Hüseyin Paşa, namaz salonunun batısına Şafiiler bölümünü ekletmiş, 1254 (1838)’de Osmanlı valisi Ali Paşa bazı ilavelerle bir sebil inşa ettirmiştir. 1952 yılınnda Musul Belediyesi cadde genışletmesi sırasında bir kısım yapıları yıktırmıştır. Abdullah Başalim tarafindan 1271 (1854) yılında yaptırılan tuğla minare 1922’de yıkılarak, iki şeref eli bugünkü şekliyle yeniden düzenlenmiştir.

Yüksek bir tepe üzerinde kurulan Nebi Yunus külliyesi, uzaktan bir kale görünümü vermektedir. Vaktiyle etrafında kademeli duvarlarla çevrili misafirhaneler varken, belediyece batı yönündekiler yıktırılarak yeni teraslanmış geniş merdivenler şekline dönüştürülmüştür. Külliyenin dışında bulunan sebil, helalar ve abdesthaneden sonra, merdivenle külliyenin zemin avlusuna çıkılmaktadır. Avlunun güneyinde hizmetlilerin hücreleri; kuzey’inde medrese ve kütüphane binaları yer almaktadır.

Mukarnas kubbelli türbenin tam ortasında Nebi Yunus’un yüksek sandukası yer almaktadır. Duvarlar, 2.5m yukseliğe kadar mermerle kaplanmıştır. Cami, kilisenin temelleri üzerine yapıldığından normal cami yanina göre çarpık ve karmaşık bir yapıya sahiptir. Namaz salonu zeminden 4.8m yüksekliktedir.

[toggle title=“Kaynaklar load=”hide”]
Irak’taki Türk Mimari Eserleri , Abdüsselam Uluçam
[/toggle]

Hz. Danyal Peygamber (a.s.) – Irak

Irak – Kerkük Kalesinde

Ebu Ubeyd’in Kitabu’l-Emval’inde ve başka kaynaklarda geçtiği üzere Ebu Musa el-Eş’arî komutasındaki Müslüman ordusunun Susa’nın fethi sırasında Danyal Peygamber’in naaşı kurşunla kaplanmış sandığın içinde bulundu. Durum halife Ömer’e yazıldı. Cevabı mektupta Müslümanlar gibi kefenleyip reyhanlı su ile kokuladıktan sonra üzerine cenaze namazı kılmalarını emretti. Ayrıca mezarında yanında bir miktar para ve “Bu paradan ödünç almak isteyen belirlediği bir tarihe kadar alsın. O tarihte getirmezse abras hastalığına yakalansın” ibareleri yazılı bir kağıt buldular. Halife Ömer’e bu mesele sorulunca parayı devlet hazinesine katmalarını emretti.

Başka bir rivayette ise tapınma aracı haline gelmemesi için Danyal Peygamber’in bedeni nehre atıldı. Daha sonra Dicle nehri kıyılarından tabutu çıkarıldı. Böylece yerel halk Danyal Peygamber’in faziletli güçlerinden yarar sağlayacaktı. Daha sonra nehrin ortasında köprünün altında asılı olarak bulundu. Sonunda batıl inanç sona erdi ve Danyal Peygamber’den kalanlar Kerkük yakınlarına bir yere gömüldü.

Kerkük’deki Türbesi ;
Danyal Peygamber’in mezarı üzerine sonradan inşa edilmiş bir mescidden ibarettir, ilk zamanlar burası Yahudilere ait bir mabet iken bir Hristiyan kilisesine ve nihayet bir camiye dönüştürülmüştür. Kerkük’teki mezarının iki kubbesi ve minaresi bulunmaktadır ki bunların görünümleri Moğol dönemi yapılannı anımsatmaktadır. Danyal Peygamber ile birlikte üç mezar daha vardır ki, bunların Azariye, Mihail, Hananiye’ye ait ofduguna inanılmaktadır. Bu türbenin yakınına gömülme isteği nedeniyle tarih sürecinde Kerkük’ün en eski mezarlığı oluşmuştur.
[toggle title=“Kaynaklar load=”hide”]
Kaynak
Irak Gezi Rehberi , Ocak Yayınları ,Salih Mert ,2012
[/toggle]