Çoban Bey

Çoban Bey

Bursa – Molla Arap mah 6. park sokak’da.

Osmanlı devleti kurucularından Osman Gazi’nin oğludur. Türkmen gruplarını Bursa’ya yerleştiren ve onlara liderlik yapan bir alperendir.
Çoban Bey türbesi’nin yapım kitabesi bulunmamakla birlikte XIV. yüzyyıl başlarında yapıldığı bilinmektedir. Yer yer moloz, taş ve tuğla malzemelerinin bir arada kullanıldığı 6,45×6.45 m iç ölçüsünede kare planlı üzeri basık bir kubbe ile örtülü mimariye sahiptir. Beden duvarlarından kubbeye geçiş üçgenler aracılığı ile sağlanmıştır. Kubbe dıştan betonla kaplı ve iki sıra kirpi saçaklıdır. Yapının içi sıvasızdır.Giriş kapısı tuğladan yapılmış , sivri alınlıklıdır. Güney ve doğu yönündeki altlı üstlü ikişer pencere ile içerinin aydınlanması sağlanmıştır. Batıdaki pencereler ile kapı üstündeki pencere sonradan örtülerek kapatılmıştır.

Türbe de Çoban Bey lahdi ile beraber beş lahit bulunmaktadır. 8 Şubat 1854 ve bir yıl sonra Nisan 1855 yılında meydana gelen büyük depremlerde Bursa’daki bir çok yapı gibi Çoban Bey mescidi ve medresesi de yıkılmıştır. 1971 yılında Bursa eski eseleri sevenler kurumu tarafından onarılmıştır. 1997 yılında Yıldırım Belediyesi tarafından onarılmış ve çevre düzenlemesi yapılmıştır.

Dündar Bey

Dündar Bey

Bilecik – Söğüt – Ertuğrul Gazi Türbesinde

Osmanlı Devleti’nin kurucusu olan Osman Gazi’nin amcasıdır.

Ertuğrul Gazi hakkındaki bilgiler açık olmakla birlikte, Dündar Bey hakkındaki bilgiler daha da açıktır. Dündar Bey’in hayatının ilk dönemleri Osmanlı Devleti’nin doğuşu ile ilgili efsanelere karışmakla birlikte, onun Osman Gazi’nin hayatında belirli bir yer tuttuğu görülmektedir. Süleyman Şah, 4 oğlu ile Kayı boyunun beyi olarak İran’da Mahan hükümdarı iken, Moğol saldırısı üzerine Anadolu’ya göç etmiş, Ahlat’a geldikten sonra Erzincan ve Amasya taraflarına geçmişti. Ancak, burada yerleşme imkanı bulamayınca eski yurduna dönmeye karar veren Süleyman Şah, Elbistan- Halep yolu ile Fırat kıyısına inmişti. Caber Kalesi çevresinde ırmağı geçerken boğulması üzerine ona bağlı Kayılar ikiye bölünmüşler; oğullarından Sungur Tigin ile Gün Doğdı doğuya gitmeye karar vermişti. Ertuğrul Gazi ile Dündar ise Anadolu’da yerleşmek üzere Pasin’e doğru yollarına devam etmişlerdi. Kayı boyunun yerleşmesi ile ilgili bu haberlerde Dündar Bey’in, Ertuğrul Gazi’nin ve daha sonra da Osmanlı Devleti’nin kurucusu Osman Gazi’nin yanında, bu devletin kuruluşunda hizmet ederken görüyoruz.

Ertuğrul’un ölümü üzerine onun yeni doğan kabileler birliğine baş olmak istediği bazı aşiretlerin de Dündar Bey’i tuttukları bilinmektedir. Ancak Osman Gazi bu birliğe seçildikten sonra Dündar, yeğenini bütün gücü ile desteklemiştir. Bir süre sonra Osman Gazi ile Dündar’ın araları tekrar açılmış, özellikle Köprü-Hisar yöresine yöneltilen saldırılar karşısında Dündar, Osman Gazi’ye cephe almıştır. Bu konuda bütün gaziler Osman Gazi ile aynı düşüncede oldukları halde Dündar bu sefere karşı çıktı. Dündar, Köprü- Hisar’ın alınmasının bir yandan Germiyan Beyliği’nin, bir yandan da Rum tekfurlarının düşmanlığına yol açacağını ileri sürüyor ve bu düşüncesinde ayak diriyordu. Bu karşı düşüncenin kuvvetleri arasında ayrılık ve anlaşmazlık yaratacağını anlayan Osman Gazi, sinirlenerek amcasını bu toplantıda bir okla öldürmüştür (1302). Neşri tarafından ileri sürülen bu söylentiyi birçok Osmanlı tarihçileri kabul etmezler. Dündar öldüğü tarihte 90 yaşını aşmış bulunuyordu ki, buna göre en az 1212 yılında doğmuş olması gerekir.
[toggle title=”Kaynaklar” load=”hide”]

www.e-tarih.org
[/toggle]