Çomak Dede Türbesi ; Adana – Kozan’da Çanaklı mevkiinde Şeyh Edebali sokağının ilerisinde Koleje gelmeden Soldaki tepede.
Çomak Dede’nin ismi ve hangi tarihte yaşadığı tespit edilememiştir. Tepede bulunan mezarının üzerinde ve etrafında taş yığını bulunmaktadır. 1297 / 1881 tarihli Adana salnamesinin livayı kozan sis kasabası bölümünde “Evliyayı Kiramdan Ağca Baba ve kasaba-i meskura bir çarık mesafede Çomak dede hazeratının makam-ı alileri vardır” denilmektedir.
Kaynaklar ; Çukurova’nın Manevi Sultanları ,Kazım Temir, Türkiye Gazetesi
Ağca Baba Türbesi ; Adana – Kozan’da Çınar sokak ile manastır sokağın kesişimindeki kabristanda.
Ağca Baba‘nın hangi tarihte yaşadığı ve isminin ne olduğu hakkında bir kaynak bulunamamıştır. Tahminen 4,5 metre uzunluğunda bir mezarda metfundur. Bir Türkmen ereni olduğu söylenen Ağca Baba‘nın birçok kerametleri görülmüştür. 1297 / 1881 tarihli Adana salnamesi’nin Livayı Kozan Sis Kasabası bölümünde; “Evliya-yı Kiramdan ağca baba ve kasaba-i meskura bir çarık mesafede Çomak Dede hazeratının makam-ı alileri vardır” denilmektedir.
Ağca Baba‘nın kerametlerini araştıran Abdulkadir Kaçan , Çukurova Evliyaları eserinde şöyle anlatır. ” Sakine Çabuk isimli Kozan’Iı kadın şunları anlattı; ”Oğlum kaybolmuş, aradan günler geçmiş bir türlü bulunamamıştı. Anayüreği dayanır mı, gece gündüz ağıtlar yakarak onu arıyor bir türlü bulamıyordum. Artık umudumu kesmiş, öldüğünü yavaş yavaş kabul etmiştim, çünkü, kafamı oynatacaktım. Bütün yakınlarımda (Artık o geri gelmez, kabul et) diyorlardı. Hemen aklıma Ağca Baba‘mız, yüce evliyamız geldi. Kendi kendime bir dua ettim, Allahım, eğer oğlumdan sağ ya da ölü bir haber alacak olursam, Ağcababa’ya gidip bir mevlüt okutayacağım deddim. Yüce Allahım, bu evliyamızın yüzü suyu hürmetine duamı kabul etmiş olmalı ki, bir kuyuya inip, zehirlenmiş ve bayılmış olan oğlum, günler sonra yeniden kendisine gelmiş (Benim annem-babam var. ben neden buradayım ki?) diye önce korkmuş, sonra da koşarak eve döndüğünde aradan tam 10 gün geçmişti… Bu yüce evliyamızın sayesinde oğluma yeniden kavuşmuştum. Hemen adağımı yerine getirdim”
Ağacaba’nın türbesi civarındaki herkes onun bir kerametini anlatıyor.” Ağacababa bizim önce canımızın, namusumuzun, sonra da malımızın koruyucusudur. Burada yaşayan çok saf., temiz, dürüst, evliya gibi bir kişi vardı. O da her akşam. Ağca baba‘nın duru bir atla, gelip, mezarının üstünde kaybolduğunu görümüştü. Bunu görenlerin sayısı oldukça fazladır.
Kozan’daki Askeri bölgeye yakın olan Ağca Baba‘nın Türbesi’nden her gece ezan ve dua sesleri yükseldiği, burada nöbet tutan askerler tarafından defalarca duyulmuş, dilden dile, kulaktan kulağa anlatılıyor…
Kaynaklar ;
Çukurova’nın Manevi Sultanları ,Kazım Temir, Türkiye Gazetesi
Türk Kültür Varlıkları Envanteri , Nusret Çam , Türk Tarih Kurumu
Çukurova Evliyaları , Abdulkadir Kaçar
Adana – Seyhan’da Yeni camii giriş kapısının hemen yanında kabri var.
Şeyh Ali Efendinin mezarı Yeni (Abdürrezzak Antaki) Cami içinde olup hangi tarihte yaşadığı ve vefat ettiği bilinmemektedir. 1297 / 1881 tarihli Adana Sancağı salnamesinin 77. sahifesinde Adana’da bulunan merkadi mübareke bölümünde “Ehlullah’tan Şeyh Ali Efendi Adana’da medfundur” denilmektedir.
Kaynaklar
Çukurova’nın Manevi Sultanları ,Kazım Temir, Türkiye Gazetesi
Türk Kültür Varlıkları Envanteri , Nusret Çam , Türk Tarih Kurumu
Kabri şerifi; Adana – Seyhan’da Yeni camii giriş kapısının yanında.
Aslen Antakyalı olan Abdurrezzak Antaki hazretlerinin mezarı 1724 tarihinde kendi adına yaptırdığı Abdürrezak Antaki (Yeni) Caminin girişin bulunmaktadır. Vefat tarihi bilinmemektedir. 1297 / 1881 tarihli Adana Sancağı salnamesinin 77. sahifesinde Ehlultah’tan olduğu bildirilmektedir.
Bu caminin yaptırılmasında emeği geçen ve o tarihlerde Adana müftüsü olan Sadık Efendinin mezarı da Abdurrezzak Antaki Efendi’nin hemen yanındadır.
Yeni camiinin cümle kapısındaki kitabe ;
1- Bismillahirrahmanirrahim.
2- Vekad veffake binae hazac Camiu’ş şerif lil fakir
3- Abdurrezzak el Antaki tevelleden. Sümme tevattana fi Adana fi seneti seb’a selasine ve miete ve elf (H.1137 / M. 1724)
Türkçesi
1- Rahman ve Rahim olan Allah’ın Adıyla
2- Muhakkak bu şerefli camiinin yapımına, Antakya doğumlu olup Adana’yı vatan edinen Hacı Abdurrezzak binyüz otuzyedi yılında mufavvak oldu. (M. 1724)
Kaynaklar;
Çukurova’nın Manevi Sultanları ,Kazım Temir, Türkiye Gazetesi
Türk Kültür Varlıkları Envanteri , Nusret Çam , Türk Tarih Kurumu
Adana – Ceyhan ‘da Kurtkulağı köyünde bulunan Esbak dağının tepesinde . Esbak dağı ; Ceyhan’dan Kurtkulağı köyüne gelmeden 300 metre sağda tarafta.
Kurtkulağı köyü Esbak dağının tepesinde kabri bulunmaktadır. Yöre halkı tarafından kabirne nur indiğinin müşahede edildiği söylenen Topçu Dede‘nin asıl adının ne olduğu ve hangi tarihler arasında yaşadığı bilinmemektedir.
Kaynak ; Çukurova’nın manevi Sultanları , Kazım Temir (Allah ondan razı olsun), Türkiye gazetesi
Adana – Yumurtalık ilçesi yakınlarında Demirtaş köyünde
1297 / 1881 tarihli Adana Sancağı salnamesinin 161. sahifesinde ” Yumurtalık nahiyesi civarında kaim Cebelinur’da Meşahiri Ehlulah’tan Abdulcabbar nam bir makam vardır. Bundan başka nahiyeyi Timurtaş ve Palabıyık dede namları ile üç adet makam dahi vardır ” yazılıdır. Bir çok kerameti olan Timurtaş Dede’nin kerametlerinden bir tanesi şöyle anlatılmaktadır;
Timurtaş Dede’nin yaşadığı dönemde o civarda hayvancılık yapan bir zatın keçilerini çalmışlar. Aç kalan oğlaklar meleşmeye başlamışlar. Bunun üzerine keçilerin sahibi Timurtaş Dede2yi vesile ederek Allahu Tealaya dua etmiş. Çıkan fırtına sonucu yollarını kaybeden hırsızların ellerinden kurtulan keçiler tekrardan köye dönmüşler.
Kaynak ; Çukurova’nın manevi Sultanları , Kazım Temir (Allah ondan razı olsun), Türkiye gazetesi
Adana – Ceyhan’a bağlı Doruk kasabasında; kasaba meydanın kuzey batı tarafına düşer. ( Meydan bulunan kahvedekilere sorarsak yerini öğreniriz.)
Narlı Dede‘nin esas ismi ve yaşadığı tarih tespit edilememiştir. Mezarının etrafı tarla sahibi tarafından çevrilmiştir. Etrafında Nar ağaçları bulunduğu için köylüler tarafından bu isim verilmiştir.
Kaynak ; Çukurova’nın manevi Sultanları , Kazım Temir (Allah ondan razı olsun), Türkiye gazetesi
Adana – Ceyhan İlçesine Bağlı Doruk köyünün girişindeki parkın karşı sokağında
Hangi tarihte yaşadığı bilinmeyen bu velinin birçok kerametleri görüldüğü bildirilmektedir. Bunlardan bir tanesi şöyledir ; Türbe yakınlarında ikamet eden ve eski muhtar olduğunu söyleyen Kadir kurt’un anlattığına göre, aslı bu köyden olup İstanbul’da ikamet eden Ali Coşkunisimli bir emekli öğretmen hastaneye gidiyor ve kendisine ameliyat olması için tarih veriliyor.
O gece Cerrah Arap Baba, adı geçen öğretmeni rüyasında ameliyat ediyor. Ertesi günü doktora giden öğretmene doktor nerde amliyat olduğunu sorunca Ali Bey gördüğü rüyayı anlatıyor.
Kaynak ; Çukurova’nın manevi Sultanları , Kazım Temir (Allah ondan razı olsun), Türkiye gazetesi
Adana – Ceyhan İlçesine bağlı Durhasan köyünde , köyün hemen çıkışın bir tepededir.
Ceyhan ilçesinin Durhasan köyü girişinde sağ tarafta bir tepenin üzerinde bulunan asırlık bir meşe ağacının altında, Selçuklu mimari tarzının görüldüğü bir türbede medfundur. Türbenin bakımı köylüler tarafından yapılmaktadır.
Durhasan dede; Çukurova velilerinde Misis kütüklü köyünde kabri bulunan Cabbar Dede’nin kardeşidir. Bu zatı vesile ederek yapılan duaların kabul olduğu yöre halkı tarafından söylenmektedir.
Yaşadığı ve vefat ettiği tarihler kesin olarak bilinmektedir. Türbenin üzerindeki kitabeden 1287 tarihinde restore edildiği anlaşılmaktadır.
Kaynak ; Çukurova’nın manevi Sultanları , Kazım Temir (Allah ondan razı olsun), Türkiye gazetesi
Adana – Seyhan ‘da Sarı Yakup Mahalesinde yer alan Kunduracılar çarşısının içerisinde yer alır.
Bulut Dede Ziyareti, Adana’nın Ali Dede Mahallesi’nde Ayakkabıcılar Çarşısı içindedir. Şehrin merkezinde olmasına rağmen bakımsız bir durumdadır. Bakıcısı yoktur, türbenin küçük bir avlusu, bu avluya bakan küçük bir odada da Bulut Dede’nin sandukası vardır. Türbenin bahçesinde bir adak ağacı vardır, yeşil ve beyaz bezler bağlanır. Bulut Dede Türbesi’nin kimin tarafından yaptırıldığı bilinmiyor. Kaynak kişiler türbenin bulunduğu yere nur indiğini bu nedenle buraya türbe yapıldığını söylüyorlar. Kaynak kişiler nurun yere bulut şeklinde indiğini anlatıyorlar. Bulut Dede’ye ziyaretçiler cuma günü gelmektedir. Yağmur yağdırma, rahatsızlıklardan kurtulma, iş bulma, çocuk sahibi olma için de adak adanır. Dilek gerçekleşirse yiyecek dağıtılır.
Hayatı hakkında bir bilgimiz yoktur. Diğer bir kaynak kişi Bulut Dede’nin Adana’da yaşamış yedi ulu kardeşten biri olduğunu söylüyor. Bunları Cabbar Dede, Çoban Dede, Sadık Dede, Bulut Dede, Ali Dede, Yoğurt Dede, Tosun Dede olarak sıralıyor. Babası Bulut Dede‘yi bir çiftçiye tutma olarak vermiş, sağlığında gölge yapsın diye üstünde bir bulut gezermiş.
Bulut Dede Türbesi‘ne hem dilek tutma hem de yağmur yağdırma için gidilir. Özellikle perşembe gecesi gidilir. Kurban adanır, helva ve yiyecek dağıtılır. Bulut Dede’nin ağası Bulut Dede‘nin ulu biri olduğunu anlayıp bahçeye türbesini yaptırmış. Yağmur duası için Bulut Dede ziyaretine gidilir. Bulut Dede‘nin mezarında Nasr Duası okunur. Ağaçlara oyuncak salıncaklar yapılarak, bu salıncaklarda oyuncak bebekler sallanır. Bebekler sallanırken şu sözler tekrarlanır.
Allahım bize rızkımızı ver Yağmur yağdır Bize sulu sulu yağmuru Vermekten eksik olma
Yağmur duasına katılanlar “Biz buraya geldik sığındık, sen bizim dileklerimizi Allah’tan iste” derler. Türbede Bulut Dede’nin külahı ve teşbihi vardır. 260 yıl önce yaşadığına inanılır.
Kaynak ; Adana Yağmur Yağdırma Törenlerinde ‘’ Boğa Dede – Bulut Dede ve Tosun Dede Kültü , Doç. Dr. Erman Artun