Hasan Esad Bağdadi

 

Hasan Esad Bağdadi hazretlerinin türbesi ; Adana – Kozan’da Kozan kalesinin eteklerinde

Yıllar önce Kozan Kalesi eteklerinde yapılan bir savaşta atının ayağının kaymasıyla kayalıklardan düşerek şehiden vefat ettiği bildirilen Hasan Esad Bağdadî hazretlerinin ne zaman doğdu ve vefat ettiği bilinmemektedir.
Kabri şerifi, Kozanlı bir hayırsever tarafndan tek odalı bir türbe olarak yapılmıştır. (Allah ondan razı olsun)
Türbe zamanla buraya yuvalanan sarhoşlar tarafından sıvaları dökülüp, kapısı kurşunlanarak, harabe bir vaziyete getirilmiştir.
Kozan Belediye Başkanın çabalarıyla ( Allah ondan razı olsun) çevre düzenlemesi yapılmış , türbe binası düzenlenmiş , abdest yerleri yapılmıştır.

Çomak Dede

 

Çomak Dede Türbesi ; Adana – Kozan’da Çanaklı mevkiinde Şeyh Edebali sokağının ilerisinde Koleje gelmeden Soldaki tepede.

Çomak Dede’nin ismi ve hangi tarihte yaşadığı tespit edilememiştir. Tepede bulunan mezarının üzerinde ve etrafında taş yığını bulunmaktadır. 1297 / 1881 tarihli Adana salnamesinin livayı kozan sis kasabası bölümünde “Evliyayı Kiramdan Ağca Baba ve kasaba-i meskura bir çarık mesafede Çomak dede hazeratının makam-ı alileri vardır” denilmektedir.

Kaynaklar ; Çukurova’nın Manevi Sultanları ,Kazım Temir, Türkiye Gazetesi

Ağca Baba

 

Ağca Baba Türbesi ; Adana – Kozan’da Çınar sokak ile manastır sokağın kesişimindeki kabristanda.

Ağca Baba‘nın hangi tarihte yaşadığı ve isminin ne olduğu hakkında bir kaynak bulunamamıştır. Tahminen 4,5 metre uzunluğunda bir mezarda metfundur. Bir Türkmen ereni olduğu söylenen Ağca Baba‘nın birçok kerametleri görülmüştür. 1297 / 1881 tarihli Adana salnamesi’nin Livayı Kozan Sis Kasabası bölümünde; “Evliya-yı Kiramdan ağca baba ve kasaba-i meskura bir çarık mesafede Çomak Dede hazeratının makam-ı alileri vardır” denilmektedir.

Ağca Baba‘nın kerametlerini araştıran Abdulkadir Kaçan , Çukurova Evliyaları eserinde şöyle anlatır. ” Sakine Çabuk isimli Kozan’Iı kadın şunları anlattı; ”Oğlum kaybolmuş, aradan günler geçmiş bir türlü bulunamamıştı. Anayüreği dayanır mı, gece gündüz ağıtlar yakarak onu arıyor bir türlü bulamıyordum. Artık umudumu kesmiş, öldüğünü yavaş yavaş kabul etmiştim, çünkü, kafamı oynatacaktım. Bütün yakınlarımda (Artık o geri gelmez, kabul et) diyorlardı. Hemen aklıma Ağca Baba‘mız, yüce evliyamız geldi. Kendi kendime bir dua ettim, Allahım, eğer oğlumdan sağ ya da ölü bir haber alacak olursam, Ağcababa’ya gidip bir mevlüt okutayacağım deddim. Yüce Allahım, bu evliyamızın yüzü suyu hürmetine duamı kabul etmiş olmalı ki, bir kuyuya inip, zehirlenmiş ve bayılmış olan oğlum, günler sonra yeniden kendisine gelmiş (Benim annem-babam var. ben neden buradayım ki?) diye önce korkmuş, sonra da koşarak eve döndüğünde aradan tam 10 gün geçmişti… Bu yüce evliyamızın sayesinde oğluma yeniden kavuşmuştum. Hemen adağımı yerine getirdim
Ağacaba’nın türbesi civarındaki herkes onun bir kerametini anlatıyor.” Ağacababa bizim önce canımızın, namusumuzun, sonra da malımızın koruyucusudur. Burada yaşayan çok saf., temiz, dürüst, evliya gibi bir kişi vardı. O da her akşam. Ağca baba‘nın duru bir atla, gelip, mezarının üstünde kaybolduğunu görümüştü. Bunu görenlerin sayısı oldukça fazladır.

Kozan’daki Askeri bölgeye yakın olan Ağca Baba‘nın Türbesi’nden her gece ezan ve dua sesleri yükseldiği, burada nöbet tutan askerler tarafından defalarca duyulmuş, dilden dile, kulaktan kulağa anlatılıyor…

Kaynaklar ;
Çukurova’nın Manevi Sultanları ,Kazım Temir, Türkiye Gazetesi
Türk Kültür Varlıkları Envanteri , Nusret Çam , Türk Tarih Kurumu
Çukurova Evliyaları , Abdulkadir Kaçar